Sevgili hiniskultur.com okuyucuları;
Yorumcu arkadaşın birisi sevgi kardeşlik üzerine neden yazmıyorsun diye bir yorum atmıştı..
Evet neden bugüne dek neden yazmadım..
Hemen yazılması hatta ilk başlarda yazılması gereken bir
konuyu nasılda atlamışım..
İnsanlar birbirlerini ALLAH için sevmeli…
ALLAH için birbirlerinden ayrılmalılar..
Bizler insan olarak birbirimizi sevmek, bizlerin en büyük görevi ve amacı
olmasının yanında hayata, varoluşa bizi bağlayan ve şuursal alanda bizi
birbirimiz üzerinden yükselten ve aynı zamanda test eden bir durumun
yaşanmasıdır.
Peygamber ve şehitlerin gıpta ettiği insanlar arasında
ALLAH için birbirlerini seven ve ALLAH için birbirlerinden ayrılanlar vardır..
Bir gün Allah Resulü (SAV) Sahabenin dahi dikkatlerini
çekecek şekilde onlardan bahsetmişti. Buyurmuşlardı ki: “Allah’ın kulları
arasında öyleleri vardır ki, peygamber ve şehit olmadıkları halde Kıyamet
gününde makamları sebebiyle peygamber ve şehitlerin dahi gıptalarını kazanırlar.
Meraklanan Sahabe, Bunlar kimlerdir ya Resûlallah?
Bize özelliklerini anlatır mısınız diye sorarlar.
Allah Resulü (SAV) buyururlar ki: “Aralarında hiçbir akrabalık bağı ve
alışveriş münasebetleri olmadığı halde birbirlerini sırf Allah için seven
insanlardır. Allah’a yemin ederim ki onların yüzleri nurdur ve nur
üzerindedirler. Herkes korkarlarken onlar korku namına bir şey bilmezler.
Herkes üzülürlerken onlar üzülmezler.”
Sonra da şu ayeti okumuşlardı Allah Resulü (SAV) Kesinlikle Allah dostları için ne bir korku ve
ne de bir hüzün vardır (Yunus Süresi Ayet 62- 1 )
Demek Allah için insanların birbirlerini sevmesi bu kadar önemli.
Yine başka bir hadisi şeriften öğrendiğimize göre bu insanların, hiçbir
gölgenin bulunmadığı bir zamanda Arş’ın gölgesinde gölgelendirilmeleri. Bu yedi
sınıf insandan birinin “Allah için birbirini sevip bir araya gelen ve Allah
için ayrılan insanlar” oluşu ilginç değil mi?
İnsan oğlunun dünyada ne kazanırsa kazansın yemediği bir
dünyada, Sevgi, saygı ve dostluktan uzak bir hayat yaşadığını
görmek mümkün..
Bu yaşam tarzı ve samimiyetsizlik, Allah'ın hoşnut olmadığı bir yaşam biçimi.
Oysaki insan yüreği bunun için yaratılmamıştır.
Unutmayalımki insanoğlu sadece dünyaya ait değerler için
yaratılmamıştır.
Dünya, sadece bir süreliğine bir geçimliktir.
Hayat yolda yürürken bir ağcın altında gölgelenip yoluna devam etmek kadar kısadır..
Buna rağmen bu hırs, bu gayret bu sevgisizlik ve
samimiyetsizlik neden?
Neden insanlar bir
birini bu kadar üzüyor bu kadar çok kırıyor..?
Neden
gönüllerimiz sevgiyi, kardeşliği taşıyacak kadar geniş değil…
Neden kendimizi hapsetmişiz kendi dünyamıza…
Oysaki biz insanoğlunun kalbi, bir dünyaları içine
alacak kadar geniştir.
Bırakın evreni bir insan sevgisini bile kaldıramaz
olduk artık.
Kucaklayamıyoruz biri birimizi, sevemiyoruz,
sevdiğimizi söyleyemiyoruz.
Kişisel egolarımız o kadar fazla ki, ilk
adımı hep karşıdan bekliyoruz.
Biz sevmesek de sevilmek istiyoruz hem de kimseye
değer vermediğimiz halde..
Allah için iyi insanları sevelim ki yarın
ahirette sevdiğimiz insanlar yüz akımız olsunlar.
Ben sizleri hiç unutmadım, unutmayacağımda sevgi
insanları…
Ben sevdiklerimi ALLAH için seviyor,
uzaklaştıklarımdan ALLAH için uzaklaşıyorum..
Allaha emanet olun dostlarım,