Bugünkü yazımızın konusuna geçmeden ilçemizde yapılması planlanan TOKİ konutları için yaptığım araştırmada belediye ile TOKİ arasında arsa yerinin henüz tahsis edilmemesinden dolayı ihalesinin yapılmadığı bilgisine ulaştım. Sayın Belediye başkanımız Enver TAÇYILDIZ bir açıklama yaparak halkımızı bilgilendirmesi gerekmektedir.
Yerel seçimlerin ileri bir tarihe alınması nedeniyle yaklaşık bir yıl olmasına rağmen nasıl bir belediye başkanı hayal ediyoruz?
Bu yarışa girecek adaylarda hangi özellikler olmalıdır?
Benim hayalini kurduğum belediye başkanında kişiden daha çok fikirler üzerinden bu değerlendirmemi yapacağım.
Belediye başkanı bir yerleşim yerinde kamusal hizmetlerden sorumlu, seçilmiş en başta gelen kişidir.
Başkanın bu özelliğini yetkilerine ve işlevlerine baktığımız zaman görebiliriz.
Bu yüzden bu makamı dolduracak kişi de diğer toplum fertlerine göre daha farklı özelliklerin olması gereklidir.
Eğer bu niteliklere başkan uyuyorsa bir lider olabilecek ve faaliyetlerine hızla devam edebilecektir. Yoksa iş yükünün ve baskıların altında ezilecek belediyeyi işlevsiz bir konuma itecektir. Tıpkı geçmişte bir çok öğreneğini gördüğümüz gibi..
Öncelikle başkan liderlik vasıflarına sahip olmalıdır.
Topluma örnek olacak bir kişiliğe sahip olmalıdır.
Karar alma sürecinde etkili olmalı, vizyon sahibi olmalı, azimli, başarılı ve bilgili olmalıdır.
Verdiği görevlerin peşine düşebilmelidir.
İyi bir hatip olmalı sözleri ile etrafındakileri tesiri altına alabilmelidir.
Halkın içinde kalmaya öncelik vermeli, söz ve davranışları ile bunu kuvvetlendirmelidir.
Üretken bir zekaya sahip olmalıdır. Mevcudu korumak yerine daha ileriye taşımayı amaç edinmelidir.
Büyük hayalleri olmalıdır.
Başkan sözüne sadık olmalıdır.
Belediyenin menfaatleri doğrultusunda diğer kurumlarla ilişkileri en yüksek konuma taşımalı, belediyenin hak ve menfaatlerini korumada azami özeni göstermelidir.
Sadece kendini seçenleri değil bütün toplumu temsil ettiğinin bilincinde olmalı ve buna göre de hizmetleri yürütmelidir.
Seçildikten sonra partiyle olan ilişkilerini asgariye indirmeli sadece o partiyi değil bütün halkı temsil ettiğinin farkında olmalıdır.
Hangi türü olursa olsun kişiler arasında ayrımcılık yapmamalıdır.
İyi bir amir olmalıdır. Hizmetlerinde bunu göstermelidir.
Verimli çalışmayı kurumunda sağlamalıdır.
Bunu yaparken de asla disiplinden ödün vermemelidir.
Bir işlemi veya faaliyeti yaparken onu bilmese de ana fikrini öğrenmeye çalışmalıdır.
Biliyorsa kendi yapıp göstermelidir.
Belediye çalışanları arasında teknik personel çalıştırmalı ve bu personelin fikirlerinden yararlanmalıdır.
İyi çalışmayı ödüllendirmeli kötü çalışmayı ise tenkit etmeli gereğini yapmalıdır.
Personeli arasında görüş ayrımına dayalı bir düşünceden arınmalıdır. Tüm çalışanlara aynı mesafede olmalıdır.
Çıkar odaklarından uzak kalmalıdır.
Özellikle bunlarla ilişkiye girmemelidir.
Birilerinin istismarına açık olacak davranışlar göstermekten kaçınmalıdır.
Devletin parasını kendi parasından iyi kullanmalı ve muhafazasına çalışmalıdır.
Planlı programlı olmalı ve planlı programlı hareket etmelidir.
Göreve başlar başlamaz halkın ve kurumların gözündeki öncelikli sorunları tespit etmeli ve bunları öncelik sırasına göre halletmeye çalışmalıdır.
Toplumu ilgilendiren bütün faaliyetlerin içinde bir lider olarak bulunmalıdır.
Toplumla ilişkilerine özen göstermeli ve bunu topluma hissettirmelidir. İşinin önemini iyi anlamalıdır.
Vebal sahibi olduğunu asla unutmamalıdır.
Çok çalışmalıdır.
Çok çalışmalı ki telefon kulağında telefonla şehir turu atacak zamanı olmamalı..
İmkânsızlık bahanesine sığınmamalıdır.
Zor olan yapılır imkansız ise zaman alır demelidir.
Belediyenin mazeret makamı değil hizmet makamı olduğunu bilmelidir.
Etrafındaki kişileri de bu yönde yönlendirmelidir.
Devletin malına sahip çıkmalı ve israfı önlemelidir. ( Sadece bodro üzerinde kayın biraderini yada hiç tanımadığımız bayanları çalıştırmamalıdır. Geçmişte olduğu gibi..)
Tüyü bitmemiş yetimin bu malda hakkı olduğunu biran bile aklından çıkarmamalıdır.
Merhametli olmalıdır.
Düşkünlere şefkat eliyle muamele etmelidir.
Haksızlık yapan kim olursa olsun karşısında durabilmelidir.
Halkın başkanı olmalıdır.
Halka hizmetin Hakka hizmet olduğu anlayışı ile çalışmalıdır..
Bu makamda geçici olduğunu bilmelidir.
Kendi kesesini doldurmak yerine Belediyenin kasasını doldurmaya çalışmalıdır.
Gecesinin gündüzünün olmayacağını bilmelidir.
Belediyenin imkanlarını kendisine ve ailesine veya çevresine yontmaya çalışmamalıdır.
Kararlarında isabetli ve devamlı olmalıdır.
Her rüzgara gönül vermemelidir.
Bir çınar gibi yere sağlam basmalıdır.
Nerden geldiğini ve nereye gittiğini iyi analiz etmeli eleştirileri dinlemeli ve bunlardan istifade etmelidir.
Hizmetlerinde şeffaflığa önem vermelidir.
Şaibelerden bu yolla uzak kalmalıdır.
Hınıs’lı bu vasıflardaki kişileri Belediye Başkanı olarak görmeyi istiyor.
Bütün bu özellikleri taşıyan insan var mı dediğinizi duyar gibiyim.
Tüm bu yukarıda yazdığımız özelliklerin bir kişide olması imkansız olabilir. Ama en azından bu özelliklerin bir çoğuna sahip olan insanlarımız mutlaka vardır..
Nerede bu özellikleri taşıyacak adaylar demeyin.
İstenirse, Hınıs’lı içinden bunları bulup çıkarır. Bu cihette ihtilaf yok, itilaf var.
Yeter ki, Hınıs’ı düşünelim.
Şu anki Hınıs’ın hali ortada. Kaybedecek zaman yok. Tercihimizi doğru kullanmak mecburiyetimiz var. Makûs talihimizi yenebilmek adına önümüzdeki yerel seçimler çok önemli.
Biz, seçmen olarak, gelecekteki Hınıs adına vereceğimiz oylardan sorumluyuz ama siyasi partiler de belirleyecekleri adaylardan sorumlular. ''Biz odun koyalım, bunlar seçer'' mantığı geride kaldı. Bunu geçen yerel seçimlerde yaşadık.
Konu üzerinde düşününce insan, Cemil Meriç’in “Biz küçük hakikatlerden kaçarak büyük hayallere sığınan bir milletiz” sözünün ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha anlıyor.
Sevgiyle kalın…