“kulluk yapmak, kayıtsız-şartsız teslim olmak, itaat etmek ve boyun eğmek” anlamına gelir.Dini açıdan ibadet ise, “kulun sahibine/yaratanına itaat etmesi, sahibi/yaratanı tarafından verilen görevleri kayıtsız şartsız kabul edip yerine getirmesi” demektir.
Allah, Kur’an adındaki talimatname ile kullarına birtakım görevler yüklemiş ve bunların kayıtsız-şartsız bir itaat ve teslimiyet içinde yerine getirilmesini istemiştir.
Seçtiği Elçilere de, verilen görevleri önce kendisi yerine getirmiş, sonra diğer insanlara öğreterek nasıl yerine getirileceğini bizzat göstermiştir.
Başka bir ifadeyle ibadet, “Allah’ın hoşnut olduğu davranışları yapmak suretiyle Allah’a gösterilen saygı ve içten bağlılık”tır. Bu anlamıyla ibadet, ortaya konan güzel iş ve davranışların hepsini birden kapsayan ve hürmetin en yüksek derecesinin sergilendiği genel bir tutumu ifade etmektedir.
Ancak, dilimize aynen geçmesi sebebiyle ibadet kelimesinin anlam derinliği halk tarafından yeterince kavranamamış, Allah’a gösterilen bağlılıkla ilgili bir süreç ve tutum olduğu algısı yaygınlaşamamıştır.
Bunun sonucu olarak da ibadet denilince belirli bir kaç dini davranış anlaşılır olmuştur.
Oysa ibadet, tıpkı hayat, sevgi, mutluluk, medeniyet gibi tek bir olgu için değil, içinde aynı türde birçok olguyu barındıran kavramlardaki gibi süreç ifade eden bir anlam içeriğine sahiptir.
Bu nedenle de belirli dini davranışlarla sınırlı değildir. Allah’a ibadet etmek, “insanın her adımında, her hareketinde, her sözünde O’nun koyduğu kurallara uyması, hükümlerini yerine getirmesi, gösterdiği yoldan severek ve isteyerek yürümesi” demektir.
Hakkıyla Kuran'ı öğrenip hayatına uygulayan biri Olmayı Rabbim'den Niyaz Ediyorum.