Sevgili hınıskultur okuyucuları;
HDP nin seçim bildirgesinde Kürt sorunu konusundaki sloganı ‘İnadına barış’ olan HDP’nin bildirgesinde, “Barış ve çözüm için mücadele ediyoruz. Karşılıklı konuşarak ve müzakere ederek çözemeyeceğimiz sorunumuz yok” ifadeleri yer alıyor.
Bunda ne kadar samimiler şimdi bunun üzerinde biraz kafa yoralım..
HDP gerçekten inadına Demokrasi inadına barış istiyor mu? İstiyorsa Doğuda ve Güneydoğuda insanlar neden ölüyor?
Neden okulların girişinde bomlalar patlatılıyor?
Madem İnadına Demokrasi, İnadına Barış isteniyor neden sandıklarda baskı ile oylar kullanılıyor?
Baskıda nerden çıktı diye çıkışanlara hemen cevap vereyim.. Karayazı ilçesine bağlı bir köyde yaşayan bir kişi ile sohbetimde aynen şöyle dedi..
Bizim köyümüzün oyları Ak Parti ile HDP arasında yaklaşık yarı yarıya çıkar her zaman.. Son yapılan 7 Haziran seçimlerinde bana gelip oyları HDP ye vereceksiniz baskısında bulundular hatta oyları kendilerinin kullanacağını söylediler.
Bizler hiç sandık başına gitmeden köyümüzün oylarının tamamı HDP ye çıktı..
İnadına Demokrasi, İnadına Barış bu mu?
Ben böyle Demokrasi Böylesine barış istemiyorum.. Kimseninde isteyeceğine inanmıyorum..
Eğer bu söyleminiz de samimi iseniz kesinlikle ve kesinlikle bölgede kurulan tehditkar ve baskıcı eylemlerden vazgeçilmelidir..
Bölgelerde kurulan sözde mahkemeler den vazgeçilmelidir..
Özellikle Doğu ve Güneydoğu insanlarının yani Kürtlerin zarar gördüğü, Kürtlerin öldürüldüğü silahlı, bombalı eylemlerden vazgeçilmelidir.
İnsanlar ancak o zaman inadına değil severek demokrasi, severek barış dediğinize inanacaktır.
Gelelim Ak Partiye;
Yıllarca çatışmalı sürecin en ağır koşulunu yaşayan bölge halkı, Ak Parti 2002'de tek başına iktidara gelince az da olsa umutlandı. Ak Parti göreve gelir gelmez OHAL'i kaldırdı, "normalleşme" dönemine geçişte yasaklı Kürtçe isimlere serbesti geldi; bölge halkı, “çözüm” diye adlandırılan süreçle birlikte tercihini Recep Tayyip Erdoğan’dan yana kullandı.
-7 Haziran genel seçimlerinde 'Kürt meselesi yoktur', 'Kürtler bizi anlamıyor' şeklindeki söylemlerin Doğu ve Güneydoğu'da AK Parti'ye oy kaybettirdiğini söyleyebiliriz.
Bununla birlikte;
-Çözüm sürecinde köprü vazifesi gören kişilerin listelerde seçilemeyecek yerlerden aday gösterilmesi,
- Seçim öncesi %10 alan barajın düşürülmemesi,
-HDP nin Diyarbakır mitingine yapılan saldırı,
-Seçimler yaklaşırken Çözüm Süreci’nde frene basılması ya da halkta böyle bir algı meydana getirilmesi.
-Rojova politikası… Halkın beklentisi, Kobani eylemleri öncesi Peşmergeler için “koridor” açılmasıydı. 6-8 Ekim sonrası hükümet gerekli adımları atsa da, Kürtlerce ikircikli bulundu. “Geç kalındı” veya “neden bu adım Kobani Eylemleri öncesi atılmadı” algısı oluşturdu. Roboskiyle başlayan kırılma, Kobani Eylemleri sonrası, tedirginliğe neden oldu.
Gerçekten barış, gerçek demokrasiden yana olmak istiyorsak barışı sağlayanlar olmalıyız, savaşı körükleyenler ve destekleyenler değil. Yaşatmaktan keyif almayı öğrenmeliyiz, öldürmekten değil.
Gerçek barış ve gerçek demokrasiden yana olanlara selam olsun..
Yaradan Allahimiz in dediği olucak siyaset yarıştır ve araçtır cumhuriyet kuruldu hinisimiz büyümedi.ben hinisimiz in büyümesi için tüm Hınıs halkını bir aile gibi sevgiye birliğe kardeş lige çağırıyorum.ama nerde ben bunları çarşıda bağırarak söylesem ya deli derler ya çamur yapistirirlar birkaç tanesi.benim şahsi fikrim hinisimiz yazıktır etmeyin eylemeyin.hinis gariptir Hınıs eziktir Hınıs hep geridedir .illede ben demeden şunu diyorum tüm adayların hepsi benden iyidir ama gözleri benimkiler gibi güzel bakanları azinliktadir. Tüm aday arkadaşlarıma saygı sevgilerimi sunuyorum ben değil hinisli hemserilerim aday olan arkadaşlar kazansın.