Sabahın erken saatlerinde ajansa düşen bir haber beni büyük bir heyecana sevk etti.Haberde açıklanan kararname ile 403 Kaymakamın görev yerinin değiştiği yazıyordu.Büyük bir heyecanla haberi okuduğumda Hınıs ilçe Kaymakamımız Sayın Bülent AY'ın da görev yerinin değiştiğini gördüm.Habere sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim.Yaşadığım ilçeme o kadar çok hizmeti olmuştu ki...
Bir ülkenin, bir ilin veya ilçenin idaresinden sorumlu olan kişilerin gam yükünü taşıması ,vicdani sorumluluğa sahip, olgun ve bir o kadar da iradeli bir yapısının olması gerekir..İlçe Kaymakamımız Sayın Bülent AY bu özellikleri kendisinde barındıran bir idareciydi.
2015 yılında açıklanan kararname ile ilçemizdeki görevine başladığında çözüm sürecinin uğrattığı zaaftan olsa gerek ilçemiz tam anlamıyla yaşanamayacak bir haldeydi.7-8 Ekim olayları ilçeye ciddi anlamda zarar vermişti. Yaşanan Vandalizm’in etkileri ilçeyi sarmış, insanlar çözümü ilçeyi terk etmekte arıyorlardı.. Hınıs tarihinde bir yıl içerisinde en fazla göçü resmi kayıtlara göre 2015 yılında vermişti. Sokaklar ve mahalle araları 7-8 Ekim olaylarının izlerini taşıyordu. Korku, ilçeyi esir almış ilçenin eski günlerine tekrar kavuşması için umudunu koruyan kişiler, yeni atanan Kaymakamın bunu başarabilecek iradeyi taşıdığını görmüştü.
Bülent AY bizden birisiydi. Kültürümüze geleneklerimize yabancı değildi. Gözlerimize baktığında ne anlatmak istediğimizi anlıyordu. Devlet ile halkın arasındaki perdeyi kaldırmıştı. İnsanlar ilçe kaymakamının kapısını korkarak değil özgüvenle çalıyordu.
Hınıs, idarecilik yaptığı yerden çok onun memleketi olmuştu.Hemen hemen hiç bir gün makamında oturmadı.En ücra yerdeki mahalleleri ziyaret ederek insanların sorunlarını bizzat onlardan dinledi.
Alışılmış, bilindik bir idareci değildi.
Farklıydı..Bu farklılığını ortaya koydukça gönüllerde yer edindi.
1 Yıllık süre içerisinde 7-8 Ekim olaylarının izlerini ilçeden silen Bülent AY, ilçe halkının masumiyetini gördükçe Hınıs’a sıkı sıkıya sarıldı.Her şey ilçede yoluna girmiş derken bu kez hain Fetö kalkışması oldu. Tüm enerjisini bu kez bu hainlerin ayıklanmasına harcayan Bülent AY bir idarecinin en fazla sıkıntı çekebileceği dönemi Hınıs’ta yaşamış oldu..
Yılmadı!
Korkmadı!
Her şeye rağmen Hınıs onun için çok şey ifade ediyordu. Halkla iç içe olması Hınıs’ta onu özlenen idareci kimliğine bürümüştü. Tabi bu kimlik ona daha fazla sorumluluk yüklüyordu.. Eğitim,kültür,sportif faaliyetler ve sosyal aktivitelere çok önem verdi.Sivil toplum kuruluşlarına ciddi destekleri oldu.Başkanlığını yaptığım Hınıs Filiz Spor Kulübünün hazırlık maçlarında takım güzel futbol oynarken trübünde duyduğu gururu bizzat yüzünden okumuştum.
Kâh 40 Yıllık kan davalarını barıştırdı, kâh bir araya gelemeyen kanaat önderlerini bir araya toplamayı başardı.Birgün birisinin cenazesinde bir diğer gün bir başkasının düğünündeydi.
Hınıs Belediyesine kayyum olarak atandığında ilçenin birikmiş sorunlarını kısa zamanda çözdü. Uykusundan feragat ederek gece gündüz demeden Hınıs için çalıştı..
Hınıs Şeker Fasulyesinin ülke genelinde tanıtımını sağladı..
Başköy barajı ile ilgili ciddi girişimleri oldu.
Makamında oturarak değil sorunları yerinde tespit etti.Çözümü için bugün git yarın gel demedi.Velhasılı Hınıs için elinden gelen her şeyi yaptı..
Nihayetinde görev süresi doldu ve Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı Şube Müdürlüğüne,atandı.
Şahsen ilçe Kaymakamımızın böylesi bir göreve atanmasından memnunniyet duydum.
Yolu bahtı açık olsun.
Hınıs'a verdiği emekten dolayı sonsuz teşekkürler ediyorum.Bir Hınıslı olarak her zaman kapımız ona açıktır.Bir insanın dünyadaki en büyük kazancı da budur.Gönülleri kazanmasıdır.O bizlerin gönlünü kazandı.