Yaşamak için başarmak,
Başarmak için mücadele vermek…
Her canlı yaşamak için mücadele vermektedir. Mücadelesiz bir yaşam kazanılmış bir yaşam değildir.
Kazanmak, birşeyler elde etmek, elde ettiğimiz metaları yaşamımıza dahil etmek, bir nebzede olsa kazandıklarımızla yaşamımızı biraz daha kolaylaştırmak isteriz.
Bu kural insanlar için olduğu kadar hayvanlar içinde geçerlidir. Tıpkı kuşların birer yuvaya sahip olabilmek ve yuvaları için çalı çırpı toplamaları gibi.
Başarılı olmak yada olamamak!
Bazen bir plan yaparız, bir uğraşı sarfederiz ama neticede ya başarılı oluruz yada olamayız.
Ama böylesi bir durumda kimse kimseyi hakir görmez göremez. Çünkü kişi mücadelesini vermiştir, ama başaramamıştır yada başarmıştır.
Asl olanıda bu, mücadele eden kişi başarılı olamamışsa ikinci kez daha farklı bir fikirle, yada farklı bir güçle başarılı olabilmek için mücadele etmeye devam eder. Buda başarıya giden yolun başıdır.
Kışın buzlu bir pistte uçak indiren pilotun durumu gibidir böylesi mücadeleler. Pilok mücadele eder uçağı yere indirmek için, piste nasıl indirebileceğinin hesabını yaparak bir mücadele verir. Neticede pist kaygan ve tehlikeli ise bir iki denemeden sonra, kaygan zeminden dolayı o uçağı indirmeden başka bir noktaya doğru hareket eder. Bu uçağı indirememek bir başarısızlık değildir. Önemli olanı tehlike arz etmeden, insan hayatını riske sokmadan hareket eder. Şayet kaygan zeminli bir piste uçağı indirecem diye kahramanlık yapan bir pilot, kaygan zeminde bir kazaya sebep olmuşsa bu bir başarı değil başarısızlıktır.
Nasıl başarılı olabiliriz?
Yaşadığımız toplumlarda insanların yaşam biçimine baktığımızda, her insanın farklı farklı işler yaparak hayatını, geçimini temin etmeye çalıştıklarını görürüz.
Ama bazı insanlarda vardırki, yaşam biçimini çok farklı yollarla kazanmak için uğraşı veriyorlar. Haksız bir kazanç, yada başka insanların kazançlarını farklı yollardan kendi bütçelerine katmaya çalışmak.... Hırsızlık gibi, Soygun yapmak gibi, insanların hayatını zehirlemek gibi......
Şimdi elimize bir kalem birde kağıt alalım.
O kağıdın üzerine 5 cm.lik bir çizgi çizelim. Bu çizmiş olduğunuz 5 cm.lik çizgiyi kısaltmanızı istesem. Nasıl kısaltırsınız?
Şu anda tahmin ediyorum ilk aklımıza gelen şey, SİLMEK... yada kağıdı kesmek yada başka başka şeyler.
İşte biz insanoğlu böyleyiz. Önemli olanı bu çizgiyi silmeden, kesmeden kısaltmak.
Bizler bunun mücadelesini vermek ve kafamızı bu doğrultuda yormak zorundayız. Çünkü insanlar rahat olanı, kolay olanı seçmek ve o yoldan başarıyı elde etmek isterler. Oysa doğru olan bu değil.
Şimdi sizden o 5 cm.lik çizginin altına 10 cm.lik bir çizgi çizmenizi istesem... Bakın 5 cm.lik çizgi kısalıverdi. Ama kesmeden ama silmeden kısalıverdi. Neden çünkü 10 cm.lik çizgi daha uzun.
Mesele şu...
Her insan bir yaşam mücadelesi verir. Kimi doğru yoldan kimi yanlış yoldan bir kazanım elde eder. Yanlış yollardan elde edilmiş bir kazanç doğru bir kazanç değildir, haksız bir kazanç olduğu için bundan ötürü bir başarı elde etmiş olamayız.
Bizim yapmamız gereken en doğru şey. Birileri bir mevkiye gelmişse, öteki bu mevkiye zarar vermeden bir mücadele vererek o birilerini geçmek ve daha yüksek bir mevkiye sahip olmak. Böylelikle doğru bir mücadele vererek başarıyı elde etmiş oluruz.